Benim bireysel kredi notum acaba kaç? sorusunun cevabı, son zamanlarda pek çok kişi tarafından merak edilmeye başlandı. Tüketici Kredisi, Konut Kredisi, Taşıt Kredisi gibi bireysel kredilerin, bankaların kurumsal risk iştahı esaslarına göre merkezi bir tahsis birimi tarafından değerlendirilmesi uygulamasının bir sonucu olarak, bireysel kredi notu uygulamasına geçildi. Tüketicinin bu konudaki merakını/ihtiyacını gidermeye yönelik web sayfası nın kullanıma açılması ve bu konuda görsel yayın organlarında reklam yayınlanmasından sonra konuya ilgi daha da arttı.

Bireysel kredi notu hesaplanmasını incelediğimizde, findeks verilerine göre; notun %30 luk kısmı geçmişe dönük ödeme alışkanlıklarımızdan, %25'i mevcut hesap ve borç durumundan, %20' si borç arama arayışlarından, %15' i kredi kullanım yoğunluğundan ve %10' da diğer faktörlerden kaynaklandığını görmekteyiz.

Bireysel kredi notu hesaplanmasında ikinci derecede önemli konu ise, kişinin geçmişe dönük ödeme alışkanlıklarıdır. Her türlü bireysel kredi ve kredi kartı ödeme kaydı KKB tarafından tutulmakta olup, kredi talep edenin özellikle de son 90 günlük süredeki ödemelerini zamanında yapmış olması nispeten önem taşımaktadır. Kredi kartı ödemelerinde asgari bakiyenin mi yoksa borcun tamamının mı ödendiği ya da kredi taksitlerinin vadesinden ne kadar süre önce ödenmiş olması hususları bireysel kredi notu hesaplanmasına etki etmemektedir. Ödemeler bir gün dahi gecikse bir ay gecikmiş gibi değerlendirmeye alınmakta ve bireysel kredi notunun hesaplanmasına olumsuz etki etmektedir.

Kısa zaman diliminde yapılan her yeni sorgulama bireysel kredi notunu daha da düşürdüğünden, kredi kullanma ihtiyacında olanlara, farklı finans kurumlarına gerek şubeye giderek gerekse 444 lü telefon numaralarına TC numarası ile boşyere başvurmak yerine, yukarıdaki verilerden hareketle kendi durumunu tahlil etmesi, kredi notunu yükseltici davranışları geliştirmesi ve makul bir süre geçtikten sonra kredi için finans kurumuna gitmesidir.

Talep ettiği krediye nazaran yüksek değerde gayrimenkul ipoteği vererek kredi kullanmak isteyenler, yeterli gelire sahip olmadıkları veya bireysel kredi notu uygun olmadığı için kredi talepleri red edildiğinde, genellikle şaşırırlar. Burada dikkat edilmesi gereken husus, bankaların sadece teminata bakarak kredi vermedikleridir. Bankalar kredi verirken, öncelikle borcun zamanında ödeneceğinden emin olmak isterler. Gerek Bireysel kredi notu hesaplanması gerekse ödeme gücü değerlendirmeleri bu amaca yöneliktir. Krediye nasıl bir teminat alınacağı ya da, teminat alınıp alınmayacağı da bu değerlendirmelere göre belirlenmektedir.
Bankaların sermaye yeterlilik rasyosunun hesaplanmasında, müşterilerinin bireysel kredi notunun dikkate alınmasına bağlı olarak, bankaların da bireysel kredi notu yüksek müşterilere daha düşük faizli kredi kullandırımının yaygınlaşması beklenebilir. Böyle bir uygulama tüketicileri bireysel kredi notlarını daha fazla önemsemeleri, ödeme alışkanlıklarını geliştirmeleri yolu ile zincirleme reaksiyonla sistemin kendini geliştirmesi sonucunu doğuracağını düşünüyorum.
Müslüm Oymak
Bankacı
Kredi Derecelendirme Uzmanı (SPL Lisanslı)
Not: Yukarıdaki değerlendirmeler bilgilendirme amaçlı olup, taahhüt içermemektedir. Sistemin işleyişi bankalar arasında farklılık göstermektedir.
(*) Kredi Kayıt Bürosu: Sektörün önde gelen 9 bankasının ortaklığı ile 11 Nisan 1995 tarihinde kurulmuştur. Kurulduğu tarihten itibaren üye sayısı hızla artan KKB, bankalar, tüketici finansman şirketleri, leasing, faktoring ve sigorta şirketleri olmak üzere 180’e yakın üyesine vermekte olduğu finansal bilgi paylaşımı hizmetini bugün Türkiye Bankalar Birliği nezdinde kurulmuş olan Risk Merkezinin tek hizmet sağlayıcısı olarak sürdürmektedir.
Yararlanılan kaynaklar:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder